Kilo vermek için yok satan karışımdan içti: Karaciğer yetmezliği teşhisi konuldu

Zayıflama çayı kullanan bayanın karaciğeri iflas etti. Karaciğer nakli olan bayan hayata tekrar tutunsa da hekimi zayıflama çayları konusunda uyarıyor.

Arkadaş tavsiyesi hayatını kararttı

Bir fabrikada aşçı olarak çalışan Emine Özlü fazla kilolarından kurtulmak için arkadaşının teklifiyle internetten zayıflama çayı aldı ve günde iki bardak içmeye başladı.

Bayılma şikayetiyle doktora giden 45 yaşındaki bayana karaciğer yetmezliği tanısı konuldu. Karaciğeri iflas etmişti lakin müracaat yapılmasından 6 saat sonra kadavradan yapılan nakille yaşamayı tutunmayı başardı.

Milliyet’e konuşan İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. A. Emre Yıldırım bilinçsiz tüketilen zayıflama çayları konusunda uyardı ve “İyi bir gayeye ulaşmak için, inançlı ve riskleri net belirlenmiş olan bir yolla güvenilirliği ve risk belirteçleri tam tanımlanamamış yollar ortasında yanlış olanı seçmek yahut seçmek zorunda kalmak üzücü olandır” dedi.

Zayıflamak için neler yapılabilir?

‘İlk etkilenen organ karaciğer’

Yeni moleküllerin keşfiyle birlikte ilaç tedavi alternatiflerinin başarılı sonuçlar ve tolere edilebilir yan tesirler sunmasının, son günlerde bu prosedürlerin popülaritesinin artmasına yol açtığına değinen Prof. Dr. A. Emre Yıldırım, “Bu artış, büyük hasta kümelerini içeren çok merkezli çalışma sonuçlarıyla destekleniyor. Bu popülarite beraberinde alternatif yollar aramaya ve sunulmaya neden oldu. Zayıflama çayları, bitkileri, karışımları üzere birçok umut vaat eden ve ulaşımı kolay denetlenmemiş eserler piyasada bulunuyor. Bunların hiçbirinin bilimsel kurallara uygun çok merkezli, denetimli çalışmaları yok. Karaciğer, bağırsaklarda emilen birçok maddeyi adeta bir filtre üzere süzdüğü, temizlediği, metabolize ettiği için bedene sindirim yoluyla giren ziyanlı bir husustan birinci etkilenen organ olması doğaldır. Bu unsurun toksik dozları karaciğerin yapısını bozarak akut bir yetmezliğe neden olması sonucunda meydana gelen kalıcı değişiklikler fakat organın değişmesi yani organ nakliyle mümkün oluyor. Bu haber çok ender üzere görülse de çabucak hemen tüm gastroenteroloji uzmanlarının başından bu türlü berbat bir olay geçmiştir. Ancak her hasta bu haberdeki üzere nakil bahtına ulaşmayıp maalesef vefat edebiliyor” diye konuştu.

‘Sıvı kaybı kilo kaybı sanılıyor’

“Söz konusu zayıflama çayı üzere bileşiklerin bilimsel çalışmaları olmadığı için içerisindeki unsurların ne olduğu, kaç miligram içerdiği hangi organ ile metabolize edildiği, toksik dozunun ne olduğu bilinmiyor” diyen Prof. Dr. A. Emre Yıldırım, “Birçoğu temelinde idrar söktürücü (diüretik) tesiriyle erken devirde sıvı kaybına neden olarak yalancı bir kilo kaybını beraberinde getiriyor ve sonra bu sıvı kaybı öbür organları makûs etkiliyor. Evvel karaciğeri ve ona bağlı olarak böbrekler, beyin, akciğer, pankreas üzere hayati organları son derece sarsarak kritik bir halk sıhhati sorunu haline getiriyor” açıklamasını yaptı.

‘Karışımlar kalın bağırsağı mavi mor renge dönüştürüyor’

‘Kabızlığa düzgün geliyor’ diye sinameki içiliyor, kekik ‘zayıflama çayı’ olarak görülüyor. Fakat tabiatın şifalı baharatlarının da olumsuz sonuçlar doğurduğunu da dikkat çeken Prof. Dr. A. Emre Yıldırım, “Posasıyla yahut su cazip özelliğiyle kabızlığa güzel gelen kivi, kuru kayısı, kuru incir, kuru erik üzere meyveler ve yemişler var. Bunların tesir sistemleri ve yan tesirleri aşikardır. Bunlarda sorun yok. Biz de klinik pratiğimizde sıkça öneriyoruz. Ancak karışımlar bu türlü değil. Bu stil bitkiler tüketen hastalara uygulanan kolonoskopik incelemelerde kalın bağırsağın mor-mavi bir renk aldığını bile görebiliyoruz. Buna tıpta melanosiz koli deniyor. Bırakın karaciğer üzerindeki tesirlerini bunun yanında sindirildiği organların rengini bile değiştiriyor” bilgilerini paylaştı.