Avrupa Komisyonu’ndan yapılan açıklamada, ‘Yabancı Nüfuzun Şeffaflığı’ yasasının Avrupa Birliği’nin temel norm ve değerleriyle uyuşmadığı belirtilerek bu hususun Gürcistan’ın Avrupa Birliği yolunda olumsuz etki yaratacağı dile getirildi.
Avrupa Komisyonu ile AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell yaptıkları ortak açıklamada, ‘Yabancı Nüfuzun Şeffaflığı‘ yasa tasarısının parlamentoda kabul edilmesinin Gürcistan’ın Avrupa Birliği yolunda ilerlemesini olumsuz etkileyeceğini söyledi.
Söz konusu açıklamada şu ifadeler yer aldı:
Ortak açıklamada, Avrupa Konseyi‘nin Gürcistan’a aday ülke statüsünü, Komisyon’un 8 Kasım 2023 tarihli tavsiye kararında belirtilen ilgili dokuz adımın atılması koşuluyla verdiği kaydedildi.
Açıklamada, “Bu adımlar insan haklarının korunmasını ve sivil toplum ile medyanın hareket özgürlüğünün sağlanmasını gerektirmektedir. Bu adımlar aynı zamanda kutuplaşmayı azaltma ve dezenformasyonla mücadele etme ihtiyacına da işaret etmektedir” cümleleri kaydedildi.
Öte yandan açıklamada, ‘Yabancı Nüfuzun Şeffaflığı‘ yasasının AB’nin temel değerleriyle çeliştiği öne sürüldü.
AB, yasanın ruhu ve içeriğinin temel AB normları ve değerleriyle uyumlu olmadığını açıkça ve defalarca ifade etmiştir. Örgütlenme ve ifade özgürlüğü Gürcistan’ın Ortaklık Anlaşması ve AB’ye katılım yolundaki yükümlülüklerini destekleyen temel haklar iken, bu yasa sivil toplum ve bağımsız medyanın çalışmalarını baltalayacaktır.
Yasayla ilgili gelişmelerin kabul edilemez olduğu belirtilen açıklamada şu cümleler yer aldı:
AB, yasanın ruhu ve içeriğinin temel AB normları ve değerleriyle uyumlu olmadığını açıkça ve defalarca ifade etmiştir. Örgütlenme ve ifade özgürlüğü Gürcistan’ın Ortaklık Anlaşması ve AB’ye katılım yolundaki yükümlülüklerini destekleyen temel haklar iken, bu yasa sivil toplum ve bağımsız medyanın çalışmalarını baltalayacaktır. AB, Gürcistan halkını ve onların demokrasi ve Gürcistan’ın Avrupa geleceği yönündeki tercihlerini desteklemektedir. Sivil toplum temsilcileri, siyasi liderler ve gazetecilerin yanı sıra ailelerine yönelik gözdağı, tehdit ve fiziksel şiddet kabul edilemez. Gürcistan makamlarını belgelenen bu eylemleri soruşturmaya çağırıyoruz.
‘Yabancı Nüfuzun Şeffaflığı‘ yasa tasarısı, yıllık gelirlerinin yüzde 20’sinin yabancı fonlardan sağlanması halinde, sivil toplum örgütlerinin ve kitle iletişim araçlarının yabancı bir gücün çıkarlarını gözeten kuruluşlar siciline kaydedilmesini öngörüyor ve bu kuruluşların yılda bir kez beyanname doldurması gerektiğini zorunlu tutuyor.
‘Yabancı Nüfuzun Şeffaflığı‘ yasa tasarısının kabul edilmesine karşı çıkan muhalif aktivistler, STK temsilcileri ve sivil aktivistler söz konusu tasarının Gürcistan’ın dost ve düşmanlarını eşitlediğini ve hatta onları etiketlediğini ek olarak da ülkenin AB’ye entegrasyonunu engellediğini iddia ediyor.
Gürcü yetkililer ise ABD, İsrail ve Avustralya‘da yabancı fonların şeffaflığına ilişkin yasalar bulunduğunu, AB ve Fransa‘nın ise bu tür tasarıları değerlendirdiğinin altını çiziyor. Bu arada Söz konusu yasa tasarısının parlamentodaki sürecinde AB ve AB’ye üye ülkeler, ABD, BM, NATO ve Avrupa Konseyi tarafından Gürcistan, tasarıyı reddetmesi yönünde pek çok kez uyarıldı.
