Filistin’de bombalar altında bir bayram daha

Her yıl bayram öncesi dekorasyonlar, ışıklar ve çocuklar için oyun alanlarıyla donatılan Gazze caddelerinde bu yıl yalnızca İsrail ordusunun geride bıraktığı yıkım ve sebep olduğu acıların izleri görülüyor. Ramazan Bayramı’nın ardından Kurban Bayramı’nı da İsrail saldırıları altında giren Gazzeliler, Yeni Şafak’a nasıl bir Bayram geçirdiklerini anlattı.

Savaşın gölgesinde geçen ikinci bayramda da bayram sevinci yaşamadıklarını söyleyen Nimr Wael Al-Khatib, “Gazze’de her yıl bu zamanlarda süslemeler, ışıklar olurdu. Şimdi ise sokaklar yıkım ile kaplı. Bayram karşılama ritüellerimizi yapacak bir ortam yok. Savaşın ortasında bu bayram hüzünle geçecek. Bayram için alışveriş yapacak, yeni kıyafet alacak kimsemiz kalmadı, sevdiklerimin çoğu öldü. Buradaki insanlar üzgün, kalpleri kırık. Ramazan Bayramı gibi bu bayramda da kıtlık var. Piyasada alabileceğimiz hiçbir şey yok. Biz zenginlik istemiyoruz. Sadece yiyecek almak ve dünyanın geri kalanı gibi basit bir yaşam istiyoruz. Artık herkes bir tarafta, varsa çadırda yoksa sokaklarda yaşıyor. Birçok kişi sevdiklerinden habersiz. Savaştan dolayı bayram atmosferini tam olarak yaşayamasak da bir Müslüman olarak Kurban Bayramı’ndan onur duyuyorum” dedi.

Bayram geleneklerini anlatan Fayez Ahmad, “Filistin’de bayram günü bütün erkekler bayram namazı için camilere giderler. Namazdan sonra bazıları, Kur’an-ı Kerim’de özel bir yeri olan Yasin Suresini okumak için sevdiklerinin kabirlerine gider. Artık birçok insan akrabalarının kabirlerinin yerini bile bilmiyor. Birbirini ziyaret etmek ve günü hep birlikte geçirmek bayramın öne çıkan en büyük özelliğidir. Bu bayramda da elimizden geldiğince bu geleneklerimize devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Kurban Bayramı’nın da savaş ortamında geçeceğini belirten Yahya Sager ise “Biz yine de geleneklerimizi yaşatmaya çalışacağız. İsrail, Filistinliler için ‘helal pazarlar’ olarak adlandırılan kurban pazarları başta olmak üzere tüm pazarları yasakladı. Kurban kesemeyeceğiz belki ama çadırlarda birbirimizi ziyaret edeceğiz” şeklinde konuştu.

İsrail’in kuşatması nedeniyle Gazze’ye gıda malzemelerinin girmemesi, Gazzelileri bayram ikramından da yoksun bırakıyor. Bayramda geleneksel yemeklerini yapamayacaklarını dile getiren Moussa Shurrab, “Bayram ziyaretlerimizde tatlılar ve maramiya isimli ada çaylı Arap çayı ikram edilir. Burada bayram kutlamaları maamoul kurabiyesiz düşünülemez. Filistinliler hoşça vakit geçirip muhabbet ederken bu kurabiyeyi Arap çayıyla birlikte yemeyi çok severler. Şu an bu kurabiyeyi yapacak hiçbir ürünümüz yok elimizde. Ayrıca bu mübarek bayram gününde herkes, Mescid-i Aksa’yı ziyaret eder. Ne yazık ki biz şu anda Mescid-i Aksa’yı da ziyaret edemiyoruz” dedi.

Gazze’de yıkım ve kuşatmayla Filistinlilerin bayramını gölgeleyen işgalci İsrail, Batı Şeria’da ise suyu keserek Filistinlilere baskı kuruyor. İsrail Ulusal Su Şirketi (Mekorot), işgal altındaki Batı Şeria’nın güneyinde bulunan Ramallah, el-Halil ve Beyt Lahim kentlerine, günlük olarak sağlanan su miktarını yüzde 35 oranında düşürdü. El-Halil Belediye Başkanı Teysir Ebu Senine, daha önceki azaltmalarla El-Halil ve Beyt Lahim’e günlük 20 bin metreküp su ulaştığını ve bunun ihtiyacı gidermediğini hatırlatarak, “Şimdi de yüzde 35 oranında bir azaltmaya daha gidiyorlar. Bu azaltmayla birlikte söz konusu kentlere ulaşan su miktarı 10 bin metreküp civarına düşecek” dedi. Ebu Senine, İsrail hükümetinin bu adımı bölgedeki Filistinlileri göç etmeye zorlamak ve boşalttıkları alanlara Yahudileri yerleştirmek için attığını belirtti.

Kudüs’te yaşayan Filistinliler, işgalci İsrail’in “hayvan pazarı kurulması ve kurban kesimi” yasağı nedeniyle kurbanlarını Batı Şeria’da kesebiliyor. Bayramda kesilen kurbanların etleri daha sonra arabalarla Kudüs’e getiriliyor. Filistinliler İsrail’in yasağı nedeniyle Kudüs’e yakın şehirlerde aldıkları kurbanları, bayram sabahına kadar emanetçilerde ya da akrabalarının evinde bekletiyor. İsrail yönetimine bağlı Kudüs belediyesi ise ‘gizlice’ kurban kesenleri tespit ettiği takdirde yüklü para cezaları uyguluyor. Sadece mezbahalarda hayvan kesim iznine sahip Müslüman kasaplar, Filistinlilerden aldıkları vekâletlerle kurban kesebiliyor. Ancak Filistinliler, vekâlet yoluyla kesilen kurban fiyatının yüzde 40 daha pahalı olması nedeniyle bu yönteme başvurmuyor.