Dünyanın ‘en lanetli’ adası: Kim yerleştiyse ya gizemli bir şekilde öldü ya da kayboldu

Gaiola Adası‘nın ‘lanetli‘ olarak anılmasının arkasında bir dizi gizemli olay ve sıradışı ölümler bulunuyor. Ada üzerinde yaşayan insanların birçoğu, beklenmedik ve gizemli şekillerde ölümlerle sonuçlanan trajik olaylara karışmıştır. Bu olaylar, adanın ‘lanetli’ ününü pekiştirmiştir.

Örneğin, adada yaşayanların birçoğu beklenmedik bir şekilde kaybolmuş veya ölmüştür. Bunlardan biri, 19. yüzyılın sonlarında adada yaşayan bir İngiliz bankacı olan Norman Douglas‘tır. Douglas, adada yaşadığı dönemde birçok gizemli olaya tanık olmuş ve yazdığı eserlerde bu gizemleri dile getirmiştir. Ayrıca, adada yaşayan diğer insanlar arasında da benzer şekilde trajik ölümler ve kaybolmalar yaşanmıştır.

Gaiola Adası nerede?

Napoli Körfezi’nde yer alan ve kıyıya çok yakın bir konumda olan Gaiola Adası, iki parçadan oluşuyor.

Adada gizemli olaylar nasıl başladı?

1920 yılında ada üzerinde yapılan eve ilk yerleşen kişi Hans Braun oldu. Braun, bir süre sonra halıya sarılmış şekilde ölü olarak bulundu. Adanın laneti ilk olarak bu olayla ortaya çıkmış oldu. Daha ilginç olanı ise Hans’ın ölümünün üzerinden kısa bir süre sonra karısının da denizde boğularak hayatını kaybetmesi oldu. Hans’ın ölümü, adadaki esrarengiz olayların sadece başlangıcıydı.

Adaya yerleşenin hayatı tamamen değişti

Hans’tan sonra adaya yerleşen Otto Grunback de kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti.

Daha sonra adaya varlıklı biri yerleşti. Bir süre sonra büyük maddi çöküntü içine girdi.

Adanın bir sonraki sahibinin başına da aynı olaylar geldi. Akrabalarının art arda ölümüne şahit oldu.

Adaya yerleşen son kişi ise ‘katil‘ olmakla suçlandı ve hapis yatmak zorunda kaldı.

Bu olaylar ve kayıplar, adanın etrafında bir dizi efsane ve spekülasyonun doğmasına neden olmuştur. Buna ek olarak, ada üzerindeki yapılar ve çevresindeki doğal unsurların da ‘lanetli’ olarak algılanmasına yol açmıştır. Tüm bu faktörler bir araya geldiğinde, Gaiola Adası‘nın ‘lanetli’ olarak anılmasına ve bu ününün uzun yıllar boyunca sürmesine neden olmuştur.