Manyetik kuzey kutbu yer değiştiriyor: Bilim insanları yeni pozisyonunu güncelledi

Dünya’nın manyetik kuzey kutbu, jeomanyetik aktiviteler nedeniyle şaşırtan bir süratle yer değiştirmeye devam ediyor. Bilim insanları, kuzey kutbunun yeni pozisyonunu güncelledi ve hareketin beklentilerin ötesinde hızlandığını belirtti. Bu doğal fenomen, Dünya’nın çekirdeğinde meydana gelen sıvı demir hareketlerinden kaynaklanıyor ve 19. yüzyıldan bu yana kaydedilen en süratli yer değiştirme devirlerinden biri yaşanıyor.

Manyetik kuzey kutbu neden hareket ediyor?

Manyetik kuzey kutbunun yeri sabit bir nokta değil, zira Dünya’nın iç çekirdeğinde oluşan manyetik alan daima değişiyor. Bu alanın istikametini ve şiddetini belirleyen dinamikler, kutbun yılda ortalama 50 kilometre kadar kaymasına yol açıyor. 1990’lardan itibaren hareketin hızlandığı gözlemlendi.

Dünya’nın manyetik kuzey kutbunun son yıllarda bu hareketin suratında besbelli bir artış gözlemlenmiştir. Bilhassa 1990’lardan itibaren, manyetik kuzey kutbu Kanada’dan Sibirya’ya gerçek yılda yaklaşık 10-15 kilometre süratle ilerlerken, bu sürat 1990’lardan sonra yılda yaklaşık 50 kilometreye kadar çıkmıştır.

Hareketin global tesirleri nelerdir?

Manyetik kutbun yer değiştirmesi, GPS üzere uydu sistemlerinden askeri navigasyona, hava nakliyatından jeolojik araştırmalara kadar geniş bir yelpazede tesirler yaratıyor. Bilhassa Arktik bölgede faaliyet gösteren gemiler ve uçaklar için bu güncellemeler hayati ehemmiyete sahip.

Son bilgilere nazaran manyetik kuzey kutbu, Kanada’nın Arktik bölgesinden Rusya’ya hakikat ilerliyor. Bilim insanları, bu hareketin bir müddet daha devam edeceğini ve manyetik kutupların bilakis dönme mümkünlüğünün düşük olduğunu belirtiyor. Fakat bu hızlanmanın uzun vadeli tesirleri şimdi tam manasıyla öngörülememekte.

Manyetik kutup değişimi tarih boyunca izleniyor

Manyetik kuzey kutbu birinci defa 1831 yılında İngiliz kaşif James Clark Ross tarafından kaydedilmişti. O tarihten bu yana 2 bin 250 kilometreden fazla yer değiştiren kutup, günümüzde araştırma ve teknoloji için değerli bir husus olmaya devam ediyor.

Uzmanlar, bu hareketin günlük hayatta direkt hissedilmeyeceğini, lakin teknolojik sistemlerin nizamlı güncellemelerle bu değişikliklere ahenk sağlaması gerektiğini vurguluyor.