Dolar 32,2020
Euro 35,0069
Altın 2.504,53
BİST 10.643,58
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 22°C
Az Bulutlu
İstanbul
22°C
Az Bulutlu
Pts 22°C
Sal 25°C
Çar 22°C
Per 23°C

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu ‘mükemmel yaşlanmanın sırrını’ açıkladı

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, bugünkü yazısında mükemmel bir yaşlanma için gerekli olan şeyi açıkladı. Müftüoğlu, ”Ne yazık ki yaşlıların özellikle 70’li yaşları atlatanların yüzde 80’inin en az “bir kronik sağlık sorunu” var” dedi. İşte yazısının devamı:

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu ‘mükemmel yaşlanmanın sırrını’ açıkladı
6 Mayıs 2024 14:38

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu Hürriyet’te yer alan köşesinde mükemmel yaşlılığın formülünü anlattı:

“Sağlık sorunları ile didişen pek çok yaşlı “depresyon tuzağı”na düşüyor. Diğer taraftan depresyon yaşlılarda gençlere oranla daha az görülse de daha çok yıpratıcı ve daha tahripkâr bir sorun. Depresyona hele bir de ağrılar ve uyku sorunları da eklenirse problem daha da derinleşiyor, süreci yönetmek daha da zorlaşıyor. İşte bu nedenle başarılı yaşlanmanın önemli belirleyicilerinden biri depresyon tuzağından uzak kalabilmektir. Tekrar hatırlatayım: Zaman zaman hissettiğimiz “geçici hüzünler” ile “depresyon” farklı şeylerdir. Depresyondan bahsedebilmemiz için birkaç haftadan daha uzun süren bir üzüntü, bir neşesizlik, isteksizlik, halsizlik, bitkinlik, bir ümitsizlik ve boşluk duygusu içine düşmüş olmak gerekiyor. Ve yine hatırlatayım, kronik depresyon da bir yaşlı için en az tansiyon yüksekliği, en az kalp damar hastalığı ya da beyin felci tehdidi kadar önemli bir probleme dönüşebiliyor. Peki, depresyonla başa çıkmanın dolayısıyla daha iyi yaşlanmanın çoğumuzun farkında olmadığı farklı ve etkili bir doğal ilaç var mı? Bana sorarsanız o ilaç kesinlikle var ve cebinizde! Sizin onu değerlendirmenizi bekliyor.”

Müftüoğlu bu süreçte motivasyona konusuna dikkat çekti ve şunları ekledi:

“UNUTMAYIN – MOTİVASYON VE ÖĞRENME KARDEŞTİR: Daha önce de hatırlattım ama tekrarda fayda var: Başarılı bir iyi yaşlanma sürecini yönetmek de başkalarının değil bizim elimizdedir. Motivasyon sözcüğünün anlamı ve içeriği “başarılı yaşlanma” söz konusu olduğunda ise farklı bir önem kazanır. Belli bir amacınızın olması dışında yeni ve farklı öğrenmelere ve entelektüel çabalara odaklanmak motivasyonun bir numaralı yol arkadaşıdır. Bu nedenle akılcı bir yaşlanma planı entelektüel tembelliği reddeder, motivasyonu önemser. Hayata ve zamana, yeni teknolojilere ve bilgilere, sosyal değişimlere ayak uyduracak motivasyonu olmayan ve yeni öğrenmelere yelken açmayan her yaşlı yanızlığa mahkûmdur.Unutmayın! Motivasyon ve entelektüel hevesler, yeni şeyler öğrenme çabası hepimizin içinde saklı doğal bir ilaçtır. Size her sabah uyandığınızda “iyi yaşlanma sorumluluğu”nun başkalarında değil sizde olduğunu hatırlatan “sihirli bir hap”tır. Eğer iyi yaşlanmak istiyorsanız motivasyon hapınızı her gün ve her sabah yutarak güne başlamayı lütfen unutmayınız. Ve o hapa bazen “değişiklik yapma molekülü” bazen “yeni bilgiler öğrenme çabası” bazen “yeni yerler görme isteği”, bazen “yeni kitaplar okuma gayreti”, bazen de “yeni filmler izleme hevesi” ve daha pek çok farklı ve doğal değişiklik eklemeyi sakın unutmayın. İYİ BİLGİ 1 YENİ BİR İYİ HAYAT HAPI: ZENOHORMEZ: Doğada sadece biz değil, yaşayan her şey sık sık yaşamsal tehditler ve streslere maruz kalıyor. Doğal streslere maruz kalan canlılardan biri de bitkiler. Stres travmasıyla karşı karşıya kalan bitkiler de -bu stres bazen aşırı sıcak ya da soğuklar, bazen yoğun güneş ışığı, bazen virüsler, bakteriler, mantarlar ya da beslenme çabasına giren farklı canlılardan gelebiliyor- hayatta kalmak için farklı doğal moleküller üretiyor. O moleküller sayesinde o bitkiler bizim sık tekrarladığımız mottomuz “ayakta kal hayatta kal” sürecini başarabiliyor. Bitkilerin hayatta kalmak için üretmek zorunda kaldıkları yeni moleküller sürecine “ZENOHORMEZ” deniyor. İYİ HABER ŞU: Bitkilerin kendi varlıklarını sürdürmek, sağlık ve sağlamlıklarını korumak için ürettikleri bu mucize doğal ilaçları vücudumuza kazandırabildiğimizde o moleküller bizim için de koruyucu ya da tedavi edici doğal kimyasallar olarak görev üstlenebiliyor. Peki nasıl? İYİ BİLGİ – 2 RESVERATROLDEN FİSETİNE KATEŞİNDEN LİKOPENE… Strese giren bitkilerin ürettikleri doğal ilaçlar bir hayli fazla. Domatesin güneşten korunmak için ürettiği LİKOPEN isimli molekül bunlardan biri. Ve o molekül bizi de/cildimizi de güneşin/ultraviyolenin zararlı etkilerinden koruyabiliyor. Bitmedi! Aynı molekül bağışıklığımızı da güçlendiriyor. Hatta bir kanser savaşçısı -likopen bilinen en güçlü prostat, meme ve kalın bağırsak kanseri önleyicilerinden biridir- gibi de görev alabiliyor. Strese giren bitkilerin ürettikleri doğal ilaçlar bir hayli fazla. Domatesin güneşten korunmak için ürettiği LİKOPEN isimli molekül bunlardan biri. Ve o molekül bizi de/cildimizi de güneşin/ultraviyolenin zararlı etkilerinden koruyabiliyor. Bitmedi! Aynı molekül bağışıklığımızı da güçlendiriyor. Hatta bir kanser savaşçısı -likopen bilinen en güçlü prostat, meme ve kalın bağırsak kanseri önleyicilerinden biridir- gibi de görev alabiliyor. Çilekte bulunan FİSETİN ise muazzam bir “zombi hücre” avcısı. Ölmeyi reddeden bu yaşlı ve zararlı hücreleri süratle yok edebiliyor. Yeşil ve siyah çayda bulunan EPİGALLOKATEŞİN GALLAT ise muazzam bir antioksidan, harika bir epigenetik besin. Doğada daha pek çok mucize, doğal molekül var. Ve biz onlarla da sağlıklı kalabiliriz. Ve onların hepsini zenohormeze borçluyuz. Mesela RESVERATROL, mesela KUVERSETİN… Peki, onların marifetleri neler? O moleküller ve marifetlerini bir sonraki yazımda anlatacağım…”

ETİKETLER: , , , ,
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.