Dolar 32,2706
Euro 35,0914
Altın 2.475,78
BİST 10.319,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Açık
İstanbul
23°C
Açık
Cts 22°C
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 23°C

Rus uzman: Netanyahu, ABD’den takibe karşı şemsiye talep ediyor

Güney Afrika’nın İsrail’e karşı Uluslararası Adalet Divanı’nda açtığı ve Türkiye’nin de müdahil olmaya karar verdiğini açıkladığı davanın olası etkilerini değerlendiren Rus uzman Lukyanov, mahkemeden çıkacak kararın İsrail’i askeri suçalar işlemekten alıkoyamayacağını vurguladı.

Rus uzman: Netanyahu, ABD’den takibe karşı şemsiye talep ediyor
2 Mayıs 2024 22:38

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ankara’nın Güney Afrika’nın İsrail’e karşı Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) açtığı davaya müdahil olmaya karar verdiğini açıkladı.

Rusya’nın ‘Yüksek Ekonomi Okulu’ Ulusal Araştırma Üniversitesi kıdemli öğretim görevlisi, Ortadoğu uzmanı Grigoriy Lukyanov, Sputnik’e demecinde UAD’nin kararının çatışmanın gelişimini nasıl etkileyeceğini anlattı ve mevcut gerçekliklerde sürdürülebilir bir ateşkes olasılığını değerlendirdi.

Davanın uluslararası arenada büyük ilgi gördüğünü, ancak onun İsrail’i gelecekte savaş suçu işlemekten alıkoymasının pek olası görünmediğini anlatan Lukyanov, “Davayı açanlar, bir kez daha diğer ülkelere İsrail’in savaş suçlarını görmezden gelmeyi bırakmaları yönünde çağrıda bulunmayı umuyor. Ancak İsrail, uluslararası kuruluşların kendi aleyhine olan kararlarını hiçbir zaman kabul etmedi. Tel Aviv, ta ki BM Güvenlik Konseyi’nin kararına kadar bu tür kararları görmezden gelme yeteneğini daha önce de göstermişti ve şimdi de böyle yapacak” diye konuştu.

İsrail yönetiminin sayısız yalan haberlerine güvenilmemesi gerektiğine dikkat çeken Lukyanov, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu yalan haberler İsrail hükümeti ve (Başbakan Benaymin) Netanyahu’ya yakın kaynaklar tarafından yayılıyor. Örneğin İsrail’in, UAD’nin İsrailli yetkililerin tutuklanması emrini vermesi halinde Filistin’in çökmesine yol açacak ‘kararlı eylemlerde’ bulunacak olması. Bu söylem somut olarak Netanyahu’ya yönelik herhangi bir eylemin engellenmesini amaçlıyor. Yalnızca başbakanlık koltuğunda oturuyor olması ona soruşturmaya karşı geçici dokunulmazlık sağlıyor.”

İsrail yönetiminin bu tür söylemlerinin bir diğer amacının da ABD yönetimine baskı yapmak olduğunu vurgulayan Lukyanov, “Netanyahu hükümeti, ABD’den bir kez daha takibe karşı bir şemsiye sağlamasını talep ediyor. Bunu, seçimler öncesinde ABD’deki kamuoyunu etkileme yeteneğinde olduğunu göstermek için kamuya açık bir şekilde yapıyor. Netanyahu’nun bu cesareti, tribünlerden Filistinlilere sempati duyduğunu söyleyen, sonuçta ise İsrail’e finansman ve silah yardımı yapan ABD’nin çifte standart politikasıyla kolaylaşıyor” vurgusunu yaptı.

İsrail başbakanının artık başbakanlık koltuğunda kalmak gibi tek bir hedefi olduğuna dikkat çeken Lukyanov, bu nedenle Filistin-İsrail çatışmasının devam edeceğini şu sözlerle aktardı:

“Netanyahu’nun başbakan görevinde kalabilmesi için askeri kampanyayı sürdürmesi ve Refah’ta operasyon başlatması gerekiyor. Bunun için ne çatışmaların sona erdirilmesine, ne de uzun süreli ateşkese ihtiyacı var. Siyasi çözüme ilgi olmadığından gerilimin tırmanması garantilidir. Mısır’daki toplantının arka planında devam eden istikrarlı ve kalıcı bir ateşkes hakkındaki tüm konuşmalar, uzun zamandır duyduğumuz konuşmalardan başka bir şey değil.”

Washington’un kendi imajı uğruna Tel Aviv’i aktif bir biçimde desteklemeye devam edeceğini dile getiren Lukyanov, şöyle devam etti:

Daha önce ABD, İsrail’e yönelik saldırı bağlamında gerekli tüm askeri ve teknik yardımı İsrail’e sağlama taahhüdünde bulunmuştu. Ve mevcut durumu İsrail’e yönelik bir saldırı olarak yorumluyor. Sonuçta ABD bu yardımı sağlamadığı takdirde yükümlülüklerini ihlal etmiş olacak. Bu durum ABD’nin sadece bölgede değil, dünyadaki imajına da büyük zarar verecek. ABD’deki siyasilerin demokratik kesimi bunun seçim arifesinde olmasına izin veremez.

ETİKETLER: , , , ,
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.